Bilgi Paylaşıldıkça Değerli
Bilgiye en kolay ulaşılabilen çağdayız. Bilmekten ziyade bu bilgiyi anlamlı şekilde kullanmak, bilgiyi kendi bilgi ve tecrübelerimizle daha değerli hale getirerek yeniden paketleyip ihtiyacı olanlara sunmak daha kıymetli. Bilgisini paylaşan hem maddi hem de manevi olarak kazanıyor.
Bilgiyi paylaşmanın önemiyle ilgili tarihte söylenmiş en eski söz Sümerlere kadar dayanıyor. Ünlü sümer tarihi araştırmacısı, Sümerolog, halen 98 yaşında olan Muazzez İlmiye Çığ, Sümer tabletlerinde yaptığı araştırmada Sümerlilere ait şu kadim bilgiye rastlamış. “Mademki biliyorsun, neden öğretmiyorsun? Boş vakitte çürüyorsun, neye yaradın? Bazı insanlar çok okur, okur. Çok okuyorum der ama okuma seninle gidecek, okumandan kime ne fayda var? Paylaşmazsan kime ne faydası var?” MÖ 4000 ile 2000 yılları arasında yaşayan Sümerler de bile okumanın önemi kadar bu bilgileri paylaşmanın önemi anlaşılmış ve tabletlere kazınmış. Yeri gelmişken Sümer yazılarını tabletlerden okuyan ve günümüze taşıyan en eski tarihçilerden biri olan Muazzez İlmiye Çığ’ın 1914 yılında Bursa’da doğduğunu ve liseyi Bursa Muallim Kız lisesinde okuduğunu hatırlatarak bir Bursalı olarak gençlik yıllarını Bursa’da geçirmiş bu değerli kadın tarihçimizi sevgi ve saygıyla anmak istiyorum.
Bilmek için çaba göstermek, araştırmak, çalışmak çok önemli ama sonrasında bu bilgiyi hem kendi yararımıza hem de topluma faydalı olacak şekilde paylaşmak daha da önemli. Ne demişler sen de bir bilgi, bende bir bilgi öyleyse ikimizde de iki bilgi. Bilgi paylaşımı kartopu çığı gibi hızla büyür, yeter ki bu aydınlanma çığını başlatacak hevesli, idealist ve iyiniyetli insanlar olsun. Tecrübeyle edinilen bilgi ise en unutulmaz ve öğretici bilgidir.
Kurumların da sürekli gelişimi ve sürdürülebilirliği sağlamak için bilgiye ulaşmak ve bu bilgiyi paylaşmak konusunda hevesli, idealist ve iyiniyetli olmaları gerekiyor. Çalışanlarını kurumun gelişimi için kişisel olarak geliştirme hevesinde ve idealinde olan kurumlar bu iyiniyetli çabalarının karşılığını bağlılık, aidiyet, adanmışlık olarak geri alacaklardır. Çalışanlar artık kendilerini geliştirdikleri, daha değerli ve bilgili hale getirdikleri kurumları tercih ediyor. Tabi bu kadar bilgili ve tecrübeli çalışanları elde tutmak için de kurumların çalışan memnuniyeti çalışmalarına samimiyetle devam etmesi ve bu konuda kendini sürekli geliştirmesi de çok kıymetli.
Bilgiye ulaşmanın ilk adımının da “merak” olduğunu düşünüyorum. Merak etmek öğrenme, bilgi ve tecrübe edinmenin en önemli motivasyon kaynağıdır. Merak ettiğimiz sürece daha çok şey öğreneceğiz demektir. 2023 merakınızın hiç bitmediği ve bol bol öğrendiğiniz, öğrendiklerinizi de bol bol paylaştığınız bir yıl olsun…