Yetenek siz misiniz?

Yetenek doğuştan gelen, genlerden geçen Allah vergisi bir hediye. Ama başarılı olmak için sadece yetenekli olmak önemli değil tabi ki. Bu yeteneğin farkında olmak, onu kullanabileceğiniz ortamlarda bulunmak, bu yeteneği deneyimleyip geliştirmek, çok çalışmak, onu görünür ve istenir kılmak çok daha önemli. Dünyada milyonlarca yetenekli insan var ama çok azını biz tanıyoruz.

Bu yazımıza da kıssadan hisse hikayemizle başlayalım. Günün birinde binlerce kişinin hayatını kurtarmış, sayısız başarılara ve zaferlere imza atmış çok ünlü bir komutan ölmüş. Melekler onu öbür dünyada saygıyla karşılamış ve dile bizden ne dilersen demişler. Komutan biraz düşünmüş ve “Ben dünyanın gelmiş geçmiş en büyük komuta yeteneğine sahip komutanıyım. Bu konuda benden daha yetenekli kişiyle tanışmak isterim” demiş. Tamam demiş melekler ve gitmişler. Bir süre sonra yanlarında çok mütevazi görünüşlü, sessiz sakin bir adam getirmişler. Komutan heyecanla ayağa kalkmış ve “Bana isminizi bağışlar mısınız” demiş. Adam ismini söylemiş. Komutan düşünmüş düşünmüş bir türlü bu ismi hatırlayamamış. Kendisi dünyadaki tüm yetenekli komutanları bildiğini düşünürmüş ama bu ismi hiç bilmediği için de bir yandan üzülmüş. “Efendim hangi ordunun komutanıydınız, hangi zaferleri kazandınız?” demiş. Adam komutana bakmış ve “Ne komutanı kardeşim, ben ayakkabı tamircisiyim, komutan değilim” demiş. Komutan meleklere dönmüş “Ben dünyanın en yetenekli komutanı demiştim, beni yanlış anladınız galiba.” demiş. Melekler de “Doğru anladık, sen en yetenekli komutanı dedin, en başarılı komutanı demedin ki. Biz de sana dünyanın gelmiş geçmiş en büyük komuta yeteneğine sahip kişisini getirdik. Dünyada bu konuda en yetenekli kişidir ama kendi bile farkında değildi bu yeteneğinin ve bu yeteneğini kullanma fırsatını hiç yakalayamadı hayatında” demişler.

Bu hikayeyi her duyduğumda aklıma özellikle ülkemizin geri kalmış bölgelerinde yeteneklerini, üstün zekalarını hiç keşfedememiş, bunları kullanma fırsatı yakalayamamış ve bu üstün özelliklerini hiç kullanamadan ömürlerini geçirmiş insanlar gelir aklıma. Kim bilir ne kadar zeki ve yetenekli kız çocuğu, geleceğin doktorları, mühendisleri, avukatları, girişimcileri olacakken çocuk yaşta evlendirilerek hayatlarını evde yemek yapıp çocuk bakmakla geçiriyor.

Yetenek önemli ama bu yeteneği gerekli koşulları sağlayıp bilgi ve tecrübeyle donatarak onu yetkinlik ve tecrübe haline getirmek çok daha önemli. Yeteneği keşfetmek ve desteklemek konusunda ise ailelere, devlete, özel sektöre ve sivil toplum örgütlerine önemli görevler düşüyor. Ülkemizin geleceği için bu yeteneklere sahip çıkmalı, onlara gereken maddi ve manevi desteği vermeliyiz.

İş hayatında da kişilerin yeteneklerini keşfetmek ve bu yeteneği kuruma katma değer sağlayacak şekilde kullanabilmesi için eğitim, koçluk, mentorluk gibi gelişim faaliyetleri ile desteklemek için insan kaynakları yöneticilerine ve bölüm yöneticilerine önemli sorumluluklar düşüyor. Mevcut ve potansiyel yeteneği keşfetmek, geliştirmek çalışan aidiyetini artıracak, kuruma başarı ve itibar getirecektir.

Çin Atasözü “Yetenekli kişinin ardında, her zaman yetenekli başka insanlar vardır.” derken yetenekli kişinin keşfedilmesinin de bir yetenek olduğunu vurgulamış. Yeteneği keşfetmenin ve bu yeteneği kıymetli hale getirmenin de ayrı bir yetenek olduğunu unutmayalım. Yeteneğimiz olmasa da yetenekli insanları görmeye çalışarak ve onları destekleyerek de yeteneğimizi geliştirebiliriz…